Arda Turan Fan Sitesi
  Ekliceklerim eski/yeni karisik olabilir
 
Galatasaray'ın yıldızı Arda, küçükken teravih namazında yaşadığı anıyı anlattı.

Zaman gazetesine röportaj veren Arda Turan, küçüklüğündeki ramazanları ve ailesini anlattı. Genç futbolcu, "Maçlara, annemin duasını almadan çıkmam" diyor ve ekliyor: "Allah'ın bana her zaman en hayırlısını verdiğini düşünüyorum. Sakatlıklarımda bile."

Arda'nın unatamadığı ramazan anısı ise camiden atılması. Şöyle anlatıyor o anıyı; "Küçükken teravihte arka saflarda çok gürültü yapıp, güldüğümüz için camiden atmışlardı! Ama gürültü bile yapsalar çocukların camiye gelmesi, bulunmaları çok güzel. Orada ne olduğunu ancak yıllar sonra anlayacaklar".


Ramazan neşesi ailene, çevrene nasıl yansıyor?
Bizde hem anne hem baba tarafında aile bağları çok iyidir. Ramazan geldiğinde görüşmeler daha sık olur, herkes birbirini iftara alır. Benim açımdan bu yıl çok iyi oldu. Bu fırsatla teyzelerimi, halalarımı, amcalarımı, yeğenlerimi görme fırsatım oldu. Biliyorsunuz, çok yoğun bir tempodayız, eve gitmekte bile zorlanıyoruz. Ama Ramazan gelince, iftara yetişme, onlarla birlikte olma heyecanı çok güzel.


İftar sofralarının bir hüznü vardır, sofranın büyükleri birer birer öteki âleme göçer. Bu süreç seni nasıl etkiliyor?


Dedem vefat edeli iki-üç yıl oldu. Önceden iftarlarımızı onlarla beraber yapar, yanlarına giderdik. Şimdi tabii çok özlüyoruz. Büyükler sofraya oturur, biz çocuklar bir köşeye ya da mutfakta bir yere otururduk, çünkü sığmazdık hepimiz sofraya. O olayın maneviyatı da çok önemli. O iftar sofrasında beklerken edilen dualar, yapılan iyi niyetler... Şimdi onları çok daha iyi anlıyoruz. Ailenle birliktesin, ibadetini yapmışsın. İnsana çok huzur veren, mutlu eden şeyler.


Dedenin çok özel bir yeri var hayatında


Onu çok severdik. Çok dindardı, hiçbir namazını kaçırmazdı. Bazen beraber giderdik. Beni, kardeşimi, yeğenlerimi hep Kur'an öğrenmemiz, dinî bilgiler almamız için yazın camiye gönderirdi. Şimdi etrafınıza bakınca orada anlatılanları daha iyi anlıyorsunuz. En azından dininle ilgili bir şeyler öğrenebilmek, duaları okuyabilmek, namaz kılmayı bilebilmek çok önemli şeyler. Bir şeye inanmak inanılmaz keyif verici. Bir keresinde cuma namazına gitmiştim. Dedemi bekliyordum. Çıksın diye. Çünkü birlikte dolaşırdık, bana namazdan sonra cami kahvehanesinde kakao ısmarlardı. Yine bekliyordum. Öldüğü, epey bekledikten sonra aklıma geldi. Vefat ettikten iki-üç ay sonra olmuştu bu olay. O gün çok üzülmüştüm.


Maçlara, anne duasıyla çıkıyorum


Anneler biraz fazla tez canlı ve heyecanlıdır. Evde sakatlıklara ve nazara karşı operasyonlar var mı? Muskalar, kurşun döktürmeler gibi?


Öyle yapmıyorlar tabii; ama ailem, kardeşlerim gerçekten inançlı insanlar. Her maçtan iki saat önce annemi arar, bizim için dua etmesini isterim. O bize çok düşkündür, sürekli bizim için dua eder. Hatta kardeşim evde onun tülbentle taklitlerini yapar, gülüşürüz böyle! Teyzelerim falan, herkes dua eder. Benim duaya inancım sonsuzdur.


Bazıları da bunu garipseyebiliyor ama?..


Onlara bir şey demiyorum. Ama biz Müslüman'ız. Ve Müslümanlığın en önemli şeylerinden biri dua etmektir. Ben dua etmediğim zaman rahat edemiyorum açıkçası. Her zaman sahaya, duamı okur, besmeleyle çıkarım. Ne olursa olsun Allah'ın bana her zaman en hayırlısını verdiğini düşünüyorum. Sakatlıklarımda bile. Çünkü daha kötüsü de olabilirdi. Bugüne kadar dualar sayesinde birçok şeyden kurtulduğuma inanıyorum.


İlk orucunu hatırlıyor musun?


Hatırlayamıyorum. Ama kendimi bildim bileli hevesliydim ve tutmaya çalışıyordum. Şimdi ise işimiz gereği tutamıyoruz. Daha sonra kaza etmeye, başka şekillerde telafi etmeye çalışıyoruz.


Yabancı oyunculardaki oruç algısı nasıl?


Hepsi inançlı insanlar. Bir insan başka dinlere de inanıyor olabilir; ancak inançlı olmak çok güzel. Çünkü inançlı insan karakterini, hareketlerini, en önemlisi egosunu kontrol edebilir.


"Futbolun yeni ilahı" gibi tanımlamaları nasıl karşılıyorsun?


İyi niyetle, bilmeden kullanıyorsa bir şey diyemem; ama kötü niyet varsa dikkatli olmak lazım derim. Çünkü ilah diye tanımlamak çok doğru bir şey değil.


Unutamadığın bir Ramazan hatıran var mı?


Küçükken teravihte arka saflarda çok gürültü yapıp, güldüğümüz için camiden atmışlardı! Ama gürültü bile yapsalar çocukların camiye gelmesi, bulunmaları çok güzel. Orada ne olduğunu ancak yıllar sonra anlayacaklar.


Ramazan'daki yardımlaşma atmosferi sende nasıl duygular oluşturuyor?


Fakirlere dönük herkesteki bu duygu yükselişi insanın maneviyatını gerçekten yükseltiyor. Ama Ramazan'da dahi olsa bir elin verdiğini öbür el görmemeli. Yardımlar insanların gururu incitilmeden yapılmalı. Ramazan'da inanılmaz güzel şeyler oluyor. Umreye giden birkaç büyüğümle konuşmuştum. Mesela orada kendi sofralarına misafir gelinsin diye yalvaran, çekerek götüren insanlar olduğunu dinlemiştim. Bunlar çok güzel şeyler.
 
  27.08.2008 Tarihinden İtibaren 1882 ziyaretçi (2469 klik) Kişi Buradaydi.  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol